Welcome to Our Website

Bahçeli’nin bahsettiği “umut hakkı” nedir, kimler yararlanabilir: Öcalan’ın tahliyesine kapı aralar mı?

T24 Haber Merkezi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli‘nin, PKK lideri Abdullah Öcalan için yaptığı çağrıda vurguladığı “umut hakkı” merak konusu oldu. Umut hakkı, ceza hukukunda, hapis cezasına mahkûm edilen bireylerin belirli süreler boyunca gösterdikleri iyi hal ve davranışları göz önünde bulundurularak, kanunla belirlenmiş şartlar dahilinde koşullu salıverilme olasılıklarının değerlendirilmesi anlamına geliyor. Peki umut hakkından kimler yararlanabilir? Öcalan’ın tahliyesine kapı aralanabilir mi?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Bugün kitabın ortasından hiçbir yoruma ihtiyaç bırakmayacak nitelikte konuşacağım” diyerek, PKK lideri Abdullah Öcalan‘a çağrı yaptı ve “Şayet terörist başının tecridi kaldırılırsa, gelsin TBMM’de DEM Parti grup toplantısında konuşsun, terörün tamamen bittiği, örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu dirayet ve kararlılığını gösterirse umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın. Ne Kandil ne Edirne, adres İmralı’dan DEM‘e uzansın, bu ağır ve tarihi terör sorunu ülke gündeminden tamamen çıkarılsın. Hodri meydan, buna varız. Vatan, millet, devlet, bayrak, ortak gelecek ve tam bağımsızlık için bunu dahi sineye çekmeye sonuna kadar hazırız” ifadelerini kullandı. Bahçeli’nin konuşmasının ardından “umut hakkı”, merak konusu oldu. 

Umut hakkı, ceza hukukunda, hapis cezasına mahkûm edilen bireylerin belirli süreler boyunca gösterdikleri iyi hal ve davranışları göz önünde bulundurularak, kanunla belirlenmiş şartlar dahilinde koşullu salıverilme olasılıklarının değerlendirilmesi anlamına geliyor. Bu kavram, suçluların cezalarının belirli bir kısmını tamamladıktan sonra, toplum içine yeniden kazandırılmalarını amaçlıyor.

Umut hakkı, koşullu salıverilme, suçlunun geri kalan cezasını dışarıda tamamlama imkânı sunarak, bireyi yeniden suç işlemekten alıkoymayı ve topluma uyum sağlamasını teşvik ediyor.

Umut hakkının hukuki dayanağı

Türkiye’de umut hakkı, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile düzenleniyor. Bu kanun, mahkûmların ceza sürecindeki davranışlarını göz önüne alarak, belirli bir süre cezaevinde kalan ve iyi hal gösteren kişilerin koşullu salıverilme talebinde bulunmasına olanak tanıyor. Ayrıca, bu kanun kapsamında belirlenen süreler, suçun türüne, ağırlığına ve mahkûmun cezaevindeki davranışlarına göre değişiklik gösteriyor.

Umut hakkından kimler yararlanabilir?

Umut hakkı, her mahkûm için geçerli değil. Bu hak, özellikle belirli koşulları sağlayan mahkûmlar için geçerli. İşte o koşullar:

Ceza Süresinin Belirli Bir Kısmını Tamamlayanlar: Koşullu salıverilme talebinde bulunabilmek için mahkûmun cezasının belirli bir kısmını cezaevinde geçirmiş olması gerekir. Genellikle bu süre, cezanın üçte ikisi veya dörtte üçü gibi oranlara dayalıdır.

İyi Hal Gösterenler: Mahkûmun ceza süresi boyunca disiplin cezası almamış olması, sosyal rehabilitasyon süreçlerine katılması ve iyi davranışlar sergilemesi koşullu salıverilme için en önemli kriterlerden biridir.

Ağır Suçlar Dışında Yargılananlar: Cinayet, ‘terör’ suçları, cinsel saldırı gibi ağır suçlardan mahkûm olan kişiler, koşullu salıverilme hakkından yararlanamayabilirler.

Umut hakkının değerlendirilme süreci

Umut hakkı, bir mahkûmun ceza süresince sergilediği davranışların değerlendirilmesi sonucunda ortaya çıkar. Bu süreç şu şekilde işler:

İyi Hal Değerlendirmesi: Cezaevi yönetimi, mahkûmun ceza süresi boyunca sergilediği tutumu değerlendirir. Disiplin cezası almamış, sosyal rehabilitasyon programlarına katılmış ve suç işleme eğiliminde olmayan mahkûmlar iyi hal değerlendirmesine tabi tutulur.

Koşullu Salıverilme Talebi: Mahkûm veya avukatı, belirli bir süreyi doldurduktan sonra koşullu salıverilme talebinde bulunabilir. Bu talep, cezaevi yönetiminin verdiği iyi hal raporu ile desteklenir.

Mahkeme Kararı: Koşullu salıverilme kararı, mahkeme tarafından verilir. Mahkûmun durumu, cezaevi raporları ve gelecekte yeniden suç işleyip işlemeyeceği olasılığı göz önünde bulundurularak değerlendirilir.

Umut hakkı hangi durumlarda ihlal edilebilir?

Umut hakkının ihlali, özellikle mahkûmun koşullu salıverilme hakkını elde etmesine rağmen serbest bırakılmaması durumunda ortaya çıkar. Bu durumlar şunlar olabilir:

Haksız Değerlendirme: Mahkûmun iyi hal sergilemesine rağmen cezaevi yönetimi tarafından bu durumun görmezden gelinmesi.

Sürecin Geciktirilmesi: Koşullu salıverilme hakkı kazanmış bir mahkûmun yasal süreçlerde gecikmeler yaşaması.

Ağır Suçlar Nedeniyle Engellenme: Ağır suçlar nedeniyle bazı mahkûmlar umut hakkından yararlanamazlar. Ancak bu durumu kötüye kullanmak ve herkese uygulamak, umut hakkının genel işleyişine zarar verebilir.

Öcalan’ın durumu

Türkiye’de yargılama süreci tamamlanan PKK lideri Abdullah Öcalan, “Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar”, “Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar” ve “Milli Savunmaya Karşı Suçlar” gibi ceza aldığı bazı suçlardan dolayı ölünceye kadar cezaevinde tutulacak. Herhangi bir şekilde koşullu salıverme imkanı söz konusu değil.

2004 yılında yürürlüğe giren ve halen yürürlükte bulunan 5275 sayılı İnfaz Kanunu’nun 107.
maddesinin 2. fıkrasına göre ise bir ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü otuz yılını cezaevinde iyi halli olarak geçirdiği takdirde koşullu salıvermeden yararlanabilir. 4. fıkrasına göre suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûm olmuşsa hükümlü, otuz altı yılını cezaevinde iyi halli olarak geçirdiği takdirde koşullu salıvermeden yararlanabilir. 16. fıkrasına göre ise Türk Ceza Kanunu’nun Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar, Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar, Milli Savunmaya Karşı Suçlar bölümündeki suçlar bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmiş ise ağırlaştırılmış müebbet hapis hükümlüsü koşullu salıverilme hükümlerinden yararlanamaz ve cezasının infazı ölünceye kadar devam eder.

Terörle Mücadele Kanunu’nun 17. maddesinin 4. fıkrasına göre de “ölüm cezaları, müebbet ağır hapis cezasına dönüştürülen terör suçluları ile ölüm cezaları ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezasına dönüştürülen veya ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezasına mahkûm olan terör suçluları koşullu salıverilme hükümlerinden yararlanamaz. Bunlar hakkında ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezası ölünceye kadar devam eder.”

AİHM kararı

AİHM, Öcalan ile ilgili 18 Mart 2014 tarihinde verdiği kararda, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının ömür boyu sürdürüleceğine dair düzenlemelerin işkence yasağına aykırı olduğu tespitinde bulunarak, bu konuda yasal düzenlemelerin getirilmesi gerektiğine hükmetmiş umut hakkı gündeme gelmişti. Ancak Türkiye’de herhangi bir yasal düzenleme yapılmamıştı.

Komite, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının belirli bir asgari sürenin ardından gözden geçirilmesine dair inceleme mekanizması için yasal ve diğer yeterli tedbirlerin gecikmeksizin yerine getirilmesi gerektiğini kaydetmişti.

DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren, daha önce TBMM’ye umut hakkıyla ilgili verdiği kanun teklifinde infazın 25’inci yılından itibaren salıverilme koşullarının değerlendirilmesi düzenlemesini istemişti.

Abdullah Öcalan, 15 Şubat 1999 yılından bu yana İmralı Yüksek Güvenlikli Cezaevinde tutuklu bulunuyor.

.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir